Pulsar

Nereden bilebilirdim ki Pulsar gibi bir köpeğe sahip olacağımı… Çok şanslı biriymişim…

Pulsar farklı bir köpekti. Köpeklerle bir arada bulunduğum 15 yıl içinde,  köpeklerin hissiyatlarının yüksek olduklarını gördüm. Ama şunu da gördüm. Bazı köpekler diğerlerinden daha üstün hissiyatlara sahiptiler. Bazıları ile iletişim kurmak daha kolaydı diğerlerine göre.

Pulsar bu özel köpeklerin en yukarısındaydı benim gördüğüm, yaşadığım ve tecrübe ettiğim. Çok güzel bir kızdı Pulsar. Minyon ama diri ve sağlıklı bir Alman Çoban Köpeği idi. Black/tan pigmente sahip, bir working line performansı gösterdi yaşamı boyunca. Sanki bir on/off düğmesi vardı Pulsar’ın. Görev zamanı ile dinlenme zamanlarını çok iyi ayırırdı. Çalışırken hep soğukkanlı ve bilinçli davranırdı. Enerjisini hiç bir zaman boşa harcamazdı. Arama yaparken gözlem yapardı burnuyla, bir stratejisi var diye düşünürdüm onun çalışmasını izlerken.

Pulsar bir Arama Kurtarma köpeğiydi. AKUT üyesiydi. Yurt içinde onlarca operasyonda, yurt dışında ise İran ve Haiti depremlerinde görev yaptı. Pulsar’a “Search” komutu verdiğimde bilirdim onun kesinlikle bulacağını. Bana o güveni vermişti. Kazazedeyi bulacağını bilirdim ve nasıl bulacağını seyrederdim merak ve keyifle. Kazazedeye yaklaştığını vücut dilinden ve davranışlarından anlardım. İşte bu kısım arama kurtarmanın en keyifli kısmıdır. Zevkle izlerdim Pulsar’ı…

Pulsar’ın Sahibi Yoktu

Pulsar tamamen bir tesadüf sayesinde tanıştığım, bir araya geldiğim bir köpek. 2002 yılının sonuna doğru soğuk bir akşamdı. AKUT Ataşehir K9 biriminde arama kurtarma köpeği seçmeleri vardı.Dernekten bir arkadaşım benden Göztepe’de bir veterinere uğrayıp daha sonradan adı Pulsar olacak bu yavruyu teste getirmemi rica etmişti. Pulsar testi en yüksek değerlendirme ile geçti. Bir problem vardı. Pulsar’ın sahibi yoktu! Veterinerde yeni sahibini beklerken alıp getirmişim Pulsarı sonradan öğrendim.

Hali hazırda sahip olduğum köpeğim kalça displazisi problemi teşhisiyle görev dışı kalmıştı. O an kararımı verdim ve aldım Pulsar’ı. O akşam evde birlikteydik. Çok tatlı bir yavruydu. Onunla yaşamak çok keyifliydi. Hiç aksilik ve uyumsuzluk yaşamadım onunla. Yaşamımın en renkli kısımlarında o vardı yanımla. Bir arkadaştan öteydi durumumuz. Bu yolda ikimizde güldük, eğlendik, mutlu olduk, üzüldük, değiştik, geliştik, paylaştık, başardık.

Biz yol arkadaşıydık.

Türk televizyonlarında ilk kez çocuklar için çekilmiş bir diziye imza attık. 17 bölüm çekilen dizi yıllarca televizyonda tekrar tekrar yayınlandı. Tam iki yıl boyunca Pulsar Sahnede isimli bir çocuk tiyatrosu yaptı Pulsar. Tiyatrolar boş koltuklara oynarken Pulsarın tiyatrosu tıklım tıklımdı. Binlerce çocuk Pulsar’ı izledi. Köpeklere karşı sempati geliştirdi. Çocukların, gençlerin ve yetişkinlerin bakış açısını değiştirdi. İnsanlar Pulsar’ı çok sevdiler.

Bugün hala çocuklar Pulsar’ı seviyorlar. Özlüyorlar.

Bende çok özlüyorum…